DIKW Piramidi (Data-Information-Knowledge-Wisdom)

Piramidin Seviyeleri (Aşağıdan Yukarıya):

1. Veri (Data): İşaret/Sembol

  • En basit anlamıyla insan dünyasında algılanan semboller veya simgelerdir.
  • Latince datum’dan gelir, “verilen şey” mânâsındadır. “Duyularımızın bize verdiği şey” bağlamında ele alınabilir. E hâliyle sembolizma olması ve insana bağımlı olması da açıklanabilir bu şekilde.

Temel Özellikleri

  • İnsana Bağımlıdır: Verinin var olabilmesi için onu algılayacak bir insan olmalıdır. Bir kedi yahut köpek için “veri” kavramı yoktur.
  • Sembolizmadır: Gerçek dünyadaki veya hayal dünyamızdaki bir şeyin sembolik temsilidir. Gerçekliğin kendisi değil, onun bir yansıması veya işaretidir.
  • Soyutlamadır: Doğadaki her şey eşsizdir. Ancak böyle olsa bile insan nesneleri ortak bir sınıfa sokarak onları gruplandırabilir ve sayabilir. “2” rakamı iki adet nesne kavramının bir sembolüdür mesela.
    • Aynı şekilde “İstanbul” kelimesi bir veridir. Bu kelime sınırları, nüfusu, coğrafyası insanlar tarafından belirlenmiş soyut bir kavramı temsil eder. Bir hayvan için “İstanbul’un sınırı” mânâsızdır.

İki Kaynaktan Beslenir

  1. Gerçek Dünya (Fiziksel Evren): Gözlemlediğimiz, ölçüye tâbi tuttuğumuz fiziksel olaylar.
  2. Hayal Dünyamız (İdealar, Sanal Dünya): Matematik, programlama gibi tamamıyla insan zihninde var olan soyut kavramlar.

2. Enformasyon (Information): Malumat

  • Anlam kazanmış veridir. Veriye bir context (bağlam) eklenmiş hâlidir.
    • Söz gelişi, “3” tek başına bir veridir. Ancak “Seneca 3 yılında doğmuştur.” dersem bu bir enformasyondur.
  • Teknolojik Karşılığı: Veri tabanları ve SQL gibi sorgulama dilleri ham veriyi sorgulayıp ilişkilendirerek ona bir context kazandırır ve anlamlı enformasyona dönüştürür.
  • Enformasyon bir şeyin ne olduğunu söyler. Eyleme yönelik bir talimat içermez.
  • Latince formare (biçim vermek) kökünden gelir. Enformasyon bu bağlamda veriyi niteler; veriye bir bağlam (context) ekler ve anlam kazandırır.

3. Bilgi (Knowledge)

  • Öznenin nesneyle temas etmesi ve akabinde onu ayırt edebilmesi. Enformasyon ile temas sonrası onun ayırt edilmesidir ki, bu da ancak belirli bir amaca dönük olarak gerçekleşebilir. Dolayısıyla belirli bir amaca dönük olarak enformasyonun ayırt edilip uygulanması denilebilir.
  • Enformasyonun uygulanmış hâlidir.
  • Bir amaca yönelik kullanılan, organize edilmiş enformasyondur.

Temel Özellikleri

  • Amaca Yöneliktir: Bir problemi çözmek, bir karar vermek veya bir eylemde bulunmak için kullanılır. Enformasyonun aksine bir hedefi vardır.
  • Mesela elimizde “Seneca 3 yılında doğmuştur.” gibi bir enformasyon var. Bu enformasyonu kullanarak “Seneca’nın çağında teknolojik aletler var mıydı?” sorusuna yanıt verebiliriz ve bu bir bilgi olur.
    • Enformasyonu bir anlam üretmek için kullandık.
      • Bunu yaparken hem deneyimden bağımsız (a priori) hem de deneyime bağlı (a posteriori) bilgilerimizi kullanırız. Mantıksal bir çıkarımla ilgili bilgiye erişeceksek a priori, tecrübeyle ilintili bir bilgiye erişiyorsak a posteriori olacaktır.
  • Teknolojik Karşılığı: Makine öğrenmesi ve yapay zekâ algoritmaları tam olarak bu seviyede çalışır. Mevcut enformasyonu kullanarak bir amaç doğrultusunda (tahmin, sınıflandırma vb.) sonuçlar üretirler.

4. Bilgelik (Wisdom): (Hikmet)

  • Proto-Cermen *wisaz (bilen, doğruyu ayırt eden, sezen) kökünden gelir. Bilginin felsefî, etik ve ileriye dönük boyutu denebilir; felsefîdir, zira çözümleme içerir (ayırt etme); etiktir, zira normatiflik içerir (doğru şudur, iyi-kötü budur ilânı); ileriye dönüktür, zira sezgisellik içerir.
    • Bilginin felsefî, etik ve ileriye dönük boyutudur. Bir eylemin doğruluğunu, iyiliğini, gelecekteki sonuçlarını ve daha geniş bir bağlamdaki yerini sorgulamaktadır.
    • Bilgiyi ve deneyimi doğru yargılarda ve kararlarda uygulama yeteneğidir.

Temel Özellikleri

  • Değer Yargıları İçerir: “Doğru mu?”, “İyi mi?”, “Yapmalı mıyız?” gibi soruları sorar.
  • Sadece problemi çözmekle değil, çözümün getireceği sonuçları öngörmekle ilgilidir.
  • Mevcut Durum: Bu seviye şu an için tamamıyla insana aittir (tek tük örneklerle). Yapay zekâ sistemleri bu yeteneğe sahip değildir.

Zekâ (Intelligence) ve Yapay Zekâ (Artificial Intelligence) Tanımları

Zekâ (Intelligence):

  • Piramidin basamakları arasında aşağı ve yukarı hareket edebilme yeteneğidir.
  • Doğada olmayan bir şeyleri var edebilme, yaratabilme yeteneği de denilebilir.
  • Kaostan düzen, anlamsızlıktan anlam çıkarma sürecidir.
    • Zekâ, en alt basamaktaki ham verileri alır, onları bir bağlama oturtarak anlamlı enformasyona dönüştürür. Ardından bu enformasyon yığınlarını ayırt eder, bir amaç doğrultusunda kullanarak eyleme geçirir veya çıkarım yapar, bilgi üretir.

Süreç

  1. Gerçek dünyadaki bir problemi alıp soyutlayarak veriye dönüştürmek.
  2. Veriyi işleyip enformasyon ve bilgi hâline getirmek.
  3. Elde edilen bilgiyi kullanarak bir çözüm üretip bunu tekrar gerçek dünyaya uygulamak.

Yapay Zekâ(Artificial Intelligence):

  • Tanım: İnsan eliyle yapılmış, doğada kendiliğinden var olmayan (suni) bir varlığın (bilgisayar, robot vb.) yukarıda tanımlanan zekâ eylemini gerçekleştirmesidir.
  • Yapay bir varlığın DIKW piramidinde yukarı ve aşağı hareket edebilme yeteneğini sergilemesidir.
    • Yapay: Doğadaki örneklere benzetilerek insan eliyle yapılmış veya üretilmiş, yapma, suni.